20 Şubat 2015 Cuma

20.02.2015 11.sayfa

Korkulu gözlerle Kemal'i beklemeye başladım. Kısa süre içinde geldiğini gördüğümde çok sevindim. Arabaya binerken hızlıca o adama baktım fakat yerinden kaybolmuştu. İçim serinlemişti kimdi o bilmiyordum beni takip ediyordu sanki. Kemal ile birlikte güzel lüks bir lokantaya gittik. Bardaklar tabaklar masanın süsleri herkes göz alıcı ve harika. Çok pahalı bir yer olduğu belliydi. Menü geldiğinde içine baktım ve hiçbirini bilmiyordum hepsi bilmediğim bir dilde değişik yemeklerdi. nazikçe menüyü kapattım ve Kemal'in tercihine güvenerek seçmesini istedim. Rezil olmak istemiyordum. Kıyafetimin bana çok yakıştığını söylemişti ahh bir bilse bu kıyafeti almak için ne kadar dert ettiğimi. Para benim için sorundu. Güzel bir akşam yemeğine benziyordu. Garson kısa süre yemeklerimizi getirdi. Değişik bir yemekti adını bile bilmediğim dilimin dönmediği bir yemekti. Tadı harika fakat her tabakta minik bir menü eklenmişti. İnsanlar demek ki bu az yemeklerden doyabiliyordu. Zenginlerin her zaman nasıl yaşadıklarına merak etmişliğim vardı. Kemal anlaşılan zengindi. Hiç maddi durumunu bilmiyordum hiç konu bile olmadı. Fakat her zaman şık ve düzenli giyinirdi. Kemal ile güzel bir sohbet etmeye başladık harika çekici bir bakışı vardı. Yemeğimiz bittikten sonra bana öyle çekici bir bakış attı ki utanmıştım. Gözlerimi kaçırmaya başladım çünkü kızarmıştım utanmaktan. Kemal'e aşık oluyordum galiba. Fakat kalbim hala Osman'ın gibiydi. Kafam karışık olsa bile zamana bıraktım. Harika bir akşam oldu benim için benimle yine görüşmek istediğini söylediğinde az düşünür gibi yapıp tabi ki olur demiştim. Lavaboya gitmek için izin alıp kalktım masadan. Aşık olduğunda karnında kelebekler uçarmış tam olarak da şuan karnımda kalbimde beynimde sanki kelebekler uçuşuyordu. Aynadan kendime baktığımda kırmızı yanaklarımı gördüğümde daha çok kızardım. Makyajımı kontrol ettikten sonra az dışarı çıktım yanaklarımın kızarıklığı soğuk havada geçmesi için. Keşke çıkmasaydım. Karşımda yine o vardı. Evet o adam vardı. Bir panik ile içeri girdim. Kemal'in yanına gidip bir şey belli etmeden oturdum. Fakat Kemal yüzümdeki paniği anladı ve sormuştu ne olduğunu. Her şeyi anlattığımda çok şaşırdı ve bir koruma gibi elimden tutup ben yanındayım her zaman dedi. O an benim için çok güzel andı. Elime tutmuştu kalbim çıkacak biriydi.. Her zaman yanımda olacak mı gerçekten bilemiyorum .. 

16 Şubat 2015 Pazartesi

16.02.2014 10.sayfam

Uyandığında odam çok dağınık geldi gözüme. Yan koltukta zeynep uyuyordu hala. Onu uyandirmadan sessiz adımlarla üstümü değiştim. Güneş daha yeni doğuyordu. Bu kış mevsiminde bugün hava sıcaktı. Hızlı bir şekilde odamı topladım. Dün yediğimiz cipsler yerlere saçılmıştı. Odam haraba gibi olmuştu her yer de bir boş yağlı cips paketleri. Icecekler dökülmüş durumda. Dün en son sesli sesli gülümsüyorduk. Saat çok geç olsamı gerekiyordu ki ne zaman uyuduğumuzu tam olarak hatırlamıyorum. Annem selma hala uyuyorlardı. Bende nasıl erken uyandığıma şaşırdım. Genelde geç uyanmayı severdim. Bugün erken uyandım bari hamarat oluşumu anneme göstermek için bol malzemeleri çeşitli ve süslü bir kahvaltı masası hazırladım. Neşem tam olarak yerinde. Ekmek almak için markete gittim. Yolda Osman'ı gördüm fakat kalbim acımadı. Alıştım galiba. Selam vererek yanından geçtim. Eve geldiğimde zeynep uyandi. Onunda yardımları ile güzel bir kahvaltı masası kurduk. Annem ve selma uyandıklarında. Tabi ki mutlu oldular. Genelde pek kurmam kahvaltı hatta mutfakla hiç aram yoktur. Yemekleri her zaman annem yapardı. Bende hiç öğrenmek istemedim. Fakat bugün neşeliydim masayı kurdum ve topladım. Kahvaltı yaparken güzel sohbet dakikaları geçti. Telefonuma baktığımda Kemal'in mesajını görüp hemen cevap yazdım. Bugün mutlu günümdü. Beni akşam yemeğine davetti. Kabul ettim fakat uygun bir kıyafetim yoktu. Yeni kıyafet alacak param yoktu bu durumda annemden kesinlikle isteyemezdim zaten zor geçiniyoruz. Iptal etmek istemiyordum yemeği fakat çok kararsız kaldım. Zeynep yardım etmek istedi fakat bedenlerimiz aynı değildi. Başka bir yol bulmalıydım ya da iptal etmekten bir çarem yoktu. Bir süre düşündüm. Uygun fiyatlarda mağazaları gezdik zeynep ile beraber. Akşam 9 da yemek vardı akşam olana kadar bir kıyafet elbet bulurdum. Yolda dengesiz bir adam koluma çarptı. Omuzum sanki çıkacak gibiydi. Adama baktığımda göremedim şapkası vardı mavi ve uzun boylu zayıf bir erkekti. Benden kaçar gibi koştu. Neden anlamadım. Aynı kişiyi sanki başka bir zamanda görmüş gibiydim. Kafam karıştı. Şuan o tanımadığım kişiyi degil alacağım kıyafeti düşünmeliyim. Uygun bir elbise aldım. Kirmizi uzun ve az da olsa dekoltesi vardı. İçinde harika gibiydim. Kendimi bu kadar güzel görmemistim. Makyajımı da kendim yapıp beklemeye başladım. Zeynep beni hazırladıktan sonra evine gitti. Bende belirlediğimiz cafenin kapısında bekliyordum. Arabası ile alacaktı beni. Saat 9 olmasına 5 dk vardı hala gelmemisti. Beklerken omuza çarpan adamı gördüm. Bana bakıyordu. Uzaktaki üst kaldırımdaydı. Kemal artık beni buradan alsın götürsün istedim çünkü çok korktum. Adamın bakışları çok korkutucu bakıyorlar. Ne yapacağını bilemez halde yola bakarak beklemeye başladım ...


15 Şubat 2015 Pazar

15.02.2015 9.Sayfam

Kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. Cama yaklaştım ve baktığımda sadece bir gölge görünüyordu. Kimsin diye seslensem de cevap gelmedi. Korkudan ne yapacağını şaşırdım. Penceremi kapatıp hemen odama geçtim. Korkudan uyuyamamıştım. Sabah olana kadar yatağımın üstüne oturdum. Pencereye yaklaşamıyordum bile. Sabah olduğunda  gece olan korkumu anneme ve Selma'ya anlattım. Ailemde korkmuştu. Annemin işe gitmesini istememiştim fakat gitmek zorundaydı. Selma'da okula gidecekti ben evde tek kalmak istemiyordum. Ailemle beraber bende evden çıktım arkadaşıma gittim bende. Arkadaşım geldiğimde içim daha rahattı. Zeyneb'e camına taş atan gölgesini gördüğüm kişiyi anlattım. Anlattığımda bile korkuyordum. Çok etkilenmiş durumdaydım. Kahve yaptı bana kahveden sonra biraz eğlenebilmek için televizyonda bir film görüp onu izlemeye başladık. Sakin bir gündü. Hiç daha öyle korkmak istemiyordum. O anda aklıma ne Osman ne de Kemal aklıma gelmişti. Aklıma hiç gelmemişti. Gece beni korkutmaya çalışan kim olabilirdi ki ? Bizim düşmanımız yoktu. Ya da ben yok biliyordum. Zeynep ile beraber televizyondan film izledikten sonra yemek hazırlayıp yedik. Sakin bir gün olması beni biraz ferahlamıştı içim. Uykum gelmişti çünkü gece boyu uyumamıştım. Arkadaşımın evinde bir koltukta kıvrılıp uyumak istedim..Fakat koltukta rahat olamayacağımı düşünerek zeynep hemen bir yatak hazırladı bana. Yatağa yattım ve rahat bir uyku uyumak için uykuya daldım...
Omuzum dan biri dürttü ve uyandım. Zeyneb beni uyandırdığında akşam olmaya yakın olmuştu. Üç saat uyumuş fakat hiç anlamamıştım. Üç saat yetmişti bana uykuya doymuş ve mutluydum. Korkularım gitmişti ve güçlü hissediyorum. Eve gitmek için hazırlanıyorum. Zeynep'te bana eşlik edecekti yolda. Zeynep le beraber az gezdik sokaklarda. Uzun yollardan geçip dertleşmeye başladık. Zeyneb'in hüzünlü olması beni de üzmüştü. Eve geldiğimde annem ve selma eve gelmişti. Ben rahatlamıştım. Dün çok korktuğum aklıma bile gelmedi bir anda. Zeynep bugün beni bırakmamak bir günlük birde misafir kalacaktı. Akşam yemeğinden sonra odama çekildik. Odamda güzel bir masa kurduk cipsler meyve suları kutu kutu çikolatalar ve bir çok çeşit atıştırmalık malzemeler ile doldurduk. Bugün akşam az da olsa güzel sohbet edip midemizi dolduracağız. O an da Kemal mesaj atmıştı bugün hiç konuşmamıştık. Ben yazmaya unutmuştum. Hem onunla mesajlaşırken hem de keyif yapıyordum arkadaşımla tam da böyle bir mutluluk anında kötü şeyler aklıma gelmiyordu. Bu mutluluk bitmese diye içimden geçirdim. Güzel bir akşam geçirdim bugün hiç bir sorun olmamıştı. Kemal den az hoşlanmaya başladım çünkü bana çok ilgi gösteriyordu. Beni korumak için elinden geleni yapardı. Beni bırakmazdı belki de .. Kim bilir belki Kemal de beni severdi. Güzel bir tablo olurduk.. Ne yapabilirim ki ? Mutlu olmak için ...

14 Şubat 2015 Cumartesi

14.02.2014 8.Sayfam

Yeni bir güne merhaba dedim. Buz gibi havada yatağımdan çıkmak istemiyordum. Elimle sehpanın üzerinde duran cep telefonuma uzandım. Arama yoktu mesaj atanda yoktu. Kimsecikler sormamış beni üzüldüm açıkçası. Uyandığımda telefonumun dolu olmasını alışmıştım. Havalar soğuktu buz gibiydi. Bu soğuk havada dışarıda gezmek içimden gelmiyordu. Mutfaktan sesler geliyordu. Annem ve Selma kahvaltı masasını hazırlıyorlardı. Kahvaltı yapmak istemiyorum içimden gelmiyordu. Zaten iki kilo vermiştim. Annem her gün bana iş bulabildin mi sorusu soruyordu. Bu sorudan çok hem de çok bunalmıştım. Tüm sorumluluk annemin üstünde olması beni de üzüyor tabi ki fakat her an soru sorması üzüyordu beni. İş bulamamak ve bulamadım demek zordu. İstemesem de kalktım yataktan. Yavaş yavaş pijamalarımı değiştim ve günlük kıyafetlerimi giydim. Kahvaltı yapmadan evden çıktım. Zeynep'e gitmeye karar verdim. Yürümeye devam ederken biri bana seslendi. Arkamı döndüğümde Kemal'i gördüm. Kemal lise arkadaşımdı. Uzun zamandır görmemiştim çok değişmişti. Uzun boylu esmer ve yakışıklı olmuştu. Karşılaştığımız için kahve içmek için beni davet etti. Zeyneb'i evden alıp üçümüz beraber kahve içmeye gittik. Kemal oldukça değişmişti ona bakmamak için zor tuttum kendimi. Yakınlara taşındığı söylediğinde sevindim çünkü iyi anlaştığım biri. Kahve içmek için geldiğimiz yere sinema da izledikten sonra çıktık. Güzel bir gün olmuştu. Uzun zaman sonra güzel bir gün geçirmiştim. Kemal beni ve Zeyneb'i eve bıraktı. Kemal ile ilerde acaba güzel günler olur muydu ? Osman'ı gerçekten unutmak istiyor muyum bilmiyorum ama mutlu olmak istediğimi biliyorum. Mutlu olmak için belki de Kemal lazımdı. Akşam olduğunda Kemal'i düşündüm. Telefon numaramı almıştı. Mesajlaşmaya başladık. Onunda görüştü bir kız olmadığı gördüm. Kemal Osman'ı tanıdığını öğrendim. Arkadaş değiller fakat uzaktan tanıyor olduğunu söyledi. Osman hakkında kötü biri olduğunu söyledi. İftira mı attı ? Diye düşündüm bir an . Fakat yorum yapamadım çünkü beni bırakmıştı. Ne iyi ne de kötü yorum yapıyordum. Geçmişe her zaman saygım vardı. Uzun bir zaman mesajlaştık. İş aradığımı söylediğimde kendi çalıştığı yerde bana iş ayarlayabileceğini dedi. Çok sevindim çünkü çok ihtiyacım var. Ailemi sevindirmem gerek artık. Mutlu günlerim olmalı benimde ailemin de. Bunun için ailemi rahat ettirmek için elimden geleni yapmaya karar aldım. Çok kararlıyım bu konuda iş bulup güzel bir şekilde rahat olacaktık.Güçlü olmak zorundayım. Kemal ile uzun zaman mesajlaştık. En son baktığımda gece 2 olmuştu. Ne zaman uykuya dalmışım bilmiyorum. Koşuyorum koşuyordum nereye koştuğumu kimden kaçtığımı bilmiyordum. Nefes nefese kalmıştım. Bir anda uyandığımda dişlerimi sıkmış halde buldum. Bir an odamın camına vuran oldu. Çok korktum kim olabilirdi ? Kalbim çıkacak gibi oldu nefesim kesildi. Camı hala tıklıyordu ben korkuyorum bakmaya. Yavaşça yataktan kalkıp bakmak için cesaretimi topladım. Cama yaklaştım ve o an elim ayağım titremeye başladı. .  .Kimdi bu saatte? Camı tıklatan kim olabilirdi ?

13 Şubat 2015 Cuma

13.02.2014 7.Sayfam

Sabah kahvemle sıkı sıkı tutup soğuk ellerimi ısıtmaya çalışıyordum. İki hafta nasıl geçmişti bilmiyorum. Zeynep ile beraber kahvelerimiz de yağmurlu havada bankta oturmuştuk. Şükrediyordum ki yalnız olmadığıma. Arkadaşla kaderimiz aynı gibiydi. O da sevgili tarafından bırakılmıştı. İki acılı genç kız olarak dertliydik. Çünkü 19 yaşımızda olmamıza rağmen büyük darbeler ve olaylar yaşadık. Her acıyı her neşeyi tadını tattık aslında. İkimizde sıcak kahvelerimiz ile ısınmaya çalışıyorduk. O an konuşmuyorduk ikimizde düşüncelere daldık. Konuşmaya başlayan Zeynep oldu. Benden daha olgundu her konuda fakat benden çok kırılgandı göstermese de anlardım. İçi benim yangınım-dan büyüktü. Ben Osman'a  Zeynep'te Ali'yi için çabalıyordu. Çok mu yakışıklılar? Aslında değillerdi hatta sıralama girseler tipsiz bile sayılırlardı. Fakat sevmiştik bir kere. Kahvelerimizi minik minik yudumlarken elimizde telefonları sesliye aldık ve haber bekliyorduk. O gece Zeynep beni aradığında Ali'nin ayrılık kararı aldığını anlatmıştı. İlk kez böyle yıkılmış görmüştüm. Onu düşünmekten kendi derdimi unutmuştum. İkimizde artık acılıydık. Toplanmak için sinema ya da turlar eşliğinde gezilere giderdik. Ben daha güçlüydüm Zeynep tam kendine gelemese de toplanacağından emindim. 2 Hafta boyunca bekledik ve toplanmak için eğlenmeye bakmıştık. İşten ayrılmıştım çok sevdiğim işten. Fakat patron değişikliği olunca uyum sağlayamadığım için çıkmak zorunda kaldım. Çalışmam şarttı tabi ki. Bir yandan iş ararken bir yandan geziyordum. Yine birine aşık olurum diye düşünmeye bile başlamıştım. Kahveleri içerken bir anda annem aradı. Telefonu öyle hızlı açtım ki kimin aradığına bile bakmamıştım. Annemin sesini duyunca sesim bir anda sakinleşti. Selma doktora gidecek benimde eşlik etmemi istedi. Anne sözü dinlenir mecbur gittik Zeynep ile beraber. Selma genel kontrol için doktora gitmişti. Hiç bir sorunu yoktu bunun için mutluydum. Aslında benim bir zaman ayırıp doktora gitmem gerekirdi. Fakat hiç vakit bulamıyordum. Ya da önemsemiyordum. O zamanlarda aklım neredeydi aşk o bu kadar insanın gözlerini kör edebilir miydi? Eve dönüyorduk. Eve yaklaştığımızda onu gördüm. Evet Osman'ı gördüm. Kalbimin ritmi hızlandı fakat o beni görmeden sadece geçti yanımdan. Bende aynısı yapıp sessizce geçtim yanından. Bu hemen hemen her gün tekrarlıyordu. Çok yakın yerlerde oturmanın zararı bu olsa gerek. Evlerimiz çok yakındı. Her an onu görebilme durumu vardı. Bu benim için çok hem de çok zor oluyordu. İki yabancı gibi olmak çok zor geliyordu bana. Kalbim tam kabuk tuttuğunda onu gördüğüm de kan atmaya başlıyordu tekrardan. Bu hep böyle mi sürecekti ? Ben başkasına aşık olamayacak mıyım? Zeynep'te bende üzülmeye mahkum olamayız kı ama . Bir yol bulmalıydım. Bu böyle gitmezdi. Mutlu olmak için bir şeyler yapmak için harekete geçmeye karar verdim...




12 Şubat 2015 Perşembe

12.02.2015 6.sayfam

Herkes aşık olabilir mi ? Benim ki aşk mı gerçek mi ? Aşk bana yeter mi ? Kafamda bin tane soruyla çalışmak zor. Her zaman ki gibi uyanır uyanmaz işe geldim. Benim bakmam gereken ailem var bana aşk fazla geldi galiba. Sıkıca sarıldım işime fakat vakit geçmiyordu. Bir yandan Zeynep mesaj atıyordu fakat aklım karışık kalbim karışık ruhum Osman ın yanındaydı sanki. En çok günüm bu değildi bunu da atlatabilirim tabi. İzin alıp erken çıkmak istedim bugün işten. Çıkış saatime 2 saat kala izin aldım ve çıktım. Boş sokaklarda gezindim. Eve yakın bölgelerde sokak sokak dolaşıp toplanmaya çalışıyordum. Eve gitmeden Osman'ı uzaktan görmek istedim. Belki de konuşurduk. Belki de barışırdık. Büyük bir cesaretle Osman'ın çalıştığı yere gittim. Onu gördüğümde elim ayağım karıştı. Bir süre izledim onu Zeynep'e cevap yazamaz olmuştum. Dalıp gitmiştim orada tek Osman vardı ona takılmıştım. Bir anda bana baktı. Bana baktığını bile anlamadım nasıl daldığımı ben bile anlamadım :)
Osman göz kırptı bir anda ne yapacağımı şaşırdım. Şaşkın birazda aptal gibi duruyordum. Sonuçta beni bırakmıştı ben onun ayağına gidip komik duruma düştüm. Bir kaç dakika Osman yanıma geldi. Neden geldiğimi sorduğunda konuşmak istediğimi söylemekten başka bir şey diyemedim. Osman da izin alıp çıktı işten . İkimiz bir cafe de oturduk. Fakat sadece oturduk. Konuşmaya her başladığımda hep sustu. Neden cafe ye geldik anlamadım. Hiç konuşmadı sadece farklı bakıyordu. Kahve içtikten sonra nasıl olduğumu sordu. Neler yaptığımı her seferinde neden ayrıldık diye sorsam da boşa nefes tükettiğimi anladım. Benden bir şey saklıyordu bu açık net belli oluyordu ifadesinden. Fakat her ne olursa olsun beni bırakmasına üzüldüm. Oradan normal iki yeni tanışmış arkadaş gibi ayrıldık. Ben evime gittiğimde Selma ve annem evdeydi. Annem yüzümdeki somurtkan neden oluşunu sormuştu. Ayrıldığımızı söylediğimde doğru karar verdiniz demişti annem. Annem belki de doğru demişti o bana göre değildi. İçim sıkkın bir seçildi vakitler geçiyordu. Hayatım zamanla sakinleşti. Akşam olduğunda kendimi kitaplara gömdüm. Elime macera kitabı alıp okumaya başladım. Kitap beni çok bağlamıştı. Oldukça çok uykum gelmişti. Yatmadan önce Zeynep ile günümün değerlendirmesini yaptık. Bir üzücü olsa bile bugün daha güçlüydüm sanki. Akşam konuşmasında yine bana güç verdi. Sanki her şey güzel olacaktı. Yada ben öyle hissediyordum. Her an fikirlerim değişiyor. Kararlı ve güçlü olmalıydım. Yine kulağımda hüzünlü bir şarkı ile uykuya dalmıştım. Gece Zeyneb in arası ile uykudan uyanmıştım. Gece normalde aramazdı. Çok acil ne olabilirdi ki? Rüyamda tam da Osman ile barıştığımı görüyordum. Bir anda telefon çalarken uyanmaya çalıştım. Hızlı bir şekilde telefonu açtım. Zeynep üzgün bir ses tonuyla konuşuyordu. Ağlamış olduğunu anlamıştım. Biricik dostuma ne olduğunu merak etmiştim. Her şey bir anda bizi buldu. Her şey üst üste geliyordu. Bu canımı sıkmıştı. Zeynep ve ben aynı üzüntüleri paylaşıyorduk. Telefonla konuşurken ikimiz de uykuya dalmıştık.